
O gün hayatımda yeni bir dönem açılmıştı. Artık cinsel hayatımda bir devrim yaşıyordum. Yaşım henüz 15 idi. Oysa bu sadece bir başlangıçtı.
12 yaşımda öpüşmüştüm ilk kez. Çok heyecanlanmıştım ama öpüşmenin kendisinden ziyade biri ile o kadar yakınlaşmak heyecan veriyordu o yüzden pek de bir şey anlamamıştım. 13 yaşımın yaz tatilinde "gerçekten" öpüşene kadar yaşadıklarım çok masum şeylerdi.
14 yaşımda iken, daha sonra "babamın arşivi" denilen gizli filmleri tamamen tesadüfen buldum. Ekranda ki kadın ve erkeklerin yaptıklarını izlerken hem kendimi çok fazla tecrübesiz, hem de gelecekte bunları yapacağımın heyecanını yaşarken hatırlıyorum. Daha sonraları her evde yalnız kaldığımda o filmleri izliyordum. Kadın ve erkeğin birleşmesi mutlaka ilgimi çekiyordu ama bunun için daha çok yolum vardı. Oysa oral sex sahnelerinde kendimden geçiyordum. Kadınların o iri, kalın, damarlı yarakları taa gırtlaklarına kadar nasıl aldıklarını izlerken hem ağzımda hem de amımda biriken suya engel olamıyordum. Artık film izlerken elime bir muz alıp ekranda yapılanları taklit etmeye çalışıyordum. Bazıları o kadar sert emiyor, o kadar hızlı sokup çıkartıyordu ki, bazen öğürüyorlardı. Bunu sevmediğime karar vermiştim. Oysa bir film vardı. Fransızca. Konusu anladığım kadarıyla, kocası ölmüş bir kadının, avukatın yönlendirdiği yerlerde birlikte olduğu kişilerden aldığı haritaları birleştirip kocasının bıraktığı mirasa ulaşmaktı. O günlerde her an bu kadınla yaşıyordum zihnimde. O kadının diğer filmlerdeki kadınlardan farkı hiç bir şeyinin abartılı olmamasıydı. Ne göğüsleri, ne amının kılları, ne saçları, ne makyajı, ne de sex adına yaptıkları. Diğerlerine göre çok doğal geliyordu. Zaten yıllar sonra hala o kadının yaşadıklarının bazıları fantazilerimi süsledi. Bazıları yaşayacak kadar da şanslı oldum.
İşte bu kadının oral sex yapışı o kadar etkiliyordu ki beni. Usulca yapıyordu. Küçük elleriyle kavrıyordu iri yarağı. Başını yalıyordu usulca. Sonra alabildiği kadar alıp ağzına emiyor, sonra tekrar başına dönüyordu. Sonra eliyle yönlendirdiği yaragın tümünü diliyle yalıyordu. Onu izlerken duyduğum hayranlığı anlatamam.
Lise 1 yeni başlamıştı. Arkadaşlarla okulun ilk günlerini gene eğlencelerle geçiriyorduk. Daha dersler tam anlamıyla başlamamıştı. Boş derslerde ya sinemaya gidiyorduk ya bir cafede vakit öldürüyorduk. İşte Tolga ile flörtümüz o zamanlar başladı. Geçen yıl pek dikkatimi çekmemişti ama lise yaramıştı bu çocuğa
Benimde vücudum artık daha düzene giriyordu. Göğüslerim dolgunlaşmıştı, kilo vermiştim, kalçalarım küçülmüştü. Daha cesurdum giyimimde.
Grubumuz 8-10 kişilik bir gruptu. Erkek sayısı her zaman 1-2 kişi fazla oluyordu. İşte bu grubun bir elemanıydı Tolga. Hergün biraz daha yakınlaşıyorduk. Yine sinema için okulu kırdığımız bir gün filmi izlerken öpüşmeye başlamıştık. Neden bilmiyorum saklıyorduk grubumuzdan bunu ama her fırsatta yiyorduk birbirimizi. Çok geçmeden öğrendi arkadaşlar zaten bunu
Zaman akıp gitti ve sömestr tatili geldi. Aylak geçecek 15 gün. En güzel yanı evde yalnız kalacaktım ve o Fransız hatunu izleyecektim. Henüz tatilin ikinci günü Tolga aradı. "Hadi buluşalım" dedi. Biraz içimde patlamıştı enerji ama öpüşüp elleşmekte fena olmayacaktı. Tolga hala çekingenliğini atıp ileri gitmeye çalışmıyordu zaten. Buda kendimi rahat hissettiriyordu. Üzerime bir bol jot, bir t-shirt, bir kazak giyip fırladım.
Buluştuk. Birşeyler yedik. Dolanırken boş boş bir şeyler söylemek için kıvrandığını hissettim. "Söyle bakalım neden kıvranıyorsun" dediğimde gülümsemesine engel olamadı. "Şeyy" dedi, "Ananemin evi boş". Nasıl bir heyecan kapladı içimi, nasıl ateş bastı vucüdumu anlatamam. Hiç evde yalnız kalmamıştık Tolga ile ve sinemada öpüşmelerimizin ateşli oluşuna kıyasla evde kim bilir neler olabilirdi. "Hadi gidelim" dedim. Benim bu kadar istekli olmama çok şaşırmıştı. Aslında tam olarak ne istediğimi bilmiyordum ama sanki o Fransız kadın yönetiyordu beni. Bir taksiye binip 10dk içinde evin sokağına vardık. Tolga bana 5dk oyalanıp apartman kapısına gelmemi, otomatiğe bastığında içeri girmemi, hızlıca 2. kata merdivenlerden çıkmamı ve aralık kapıdan usulca girmemi söyledi. Müthiş heyecanlıydım. Komşulara fark ettirmeden içeri süzülmek için planlar yapmak, Tolga ile bir evde yalnız kalacak olmak başımı döndürüyordu. Kasıklarımda hiç tanımadığım bir karıncalanma vardı. Amımın dudakları hissediyordum sanki. Usulca süzüldüm apartmana. Merdivenleri çıkarken bazı konuşmalar duyunca heyecanlandım ama kimse ile karşılaşmadan aralık olan kapıdan süzüldüm içeri. Kapıdan girer girmez Tolga kapıyı kapattı. İkimizde duvara dayanıp derin derin soluduk. Bir iki dakika öyle bekleyip botlarımı çıkartmaya yöneldim. Ayağımda ki rengarenk çizgili çoraplar Tolga'yı gülümsetmişti. Sanırım o benden daha gergindi. Birlikte el ele salona geçtik. "Bir şey içermisin" dedi. "Varsa kola içerim"dedim. Ben gözlerimi evin içinde gezdirirken Tolga kola koymaya gitti. Ev klasik yaşlı eviydi. Bir sürü fotoğraf, kocaman bir ayna, 10 kişilik büyük bir yemek masası, kenarları ahşap oymalı koltuklar...vs. Tolga geldi, yan yana oturduk. Ben biraz daha rahatlamıştım ve içimdeki Fransız kadının beni ele geçirmesine izin veriyordum. Eğilip boynundan öptüm Tolga'yı. Beni bekliyor gibi bir den dudaklarımdan opmeye başladı. Elleri aradığı yeri bilmiyor gibi, bir bacağıma bir kalçama bir göğsüme deyiyordu. Çok heyecanlıydı. Elini tuttum. Kazağımın üzerinden göğsüme getirdim. Soluklarımız hızlanıyordu. Ben artık o Fransız kadındım. Sanki defalarca sex yapmış gibiydim. Tolganın dudaklarının arasına bıraktım kendi dudaklarımı. Dillerimiz düğüm olmuştu sanki. Tolga otrduğu yerde kıpırdandı. Sanırım siki sertleşmişti ve canı yanıyordu. Rahatlayınca tutkusu artarak öpmeye, göğsümü okşamaya devam etti. Öpüşmekten dudaklarım kavrulmaya başlamıştı ama durmak istemiyordum. Tolganın elini tutup kazağımın içine gönlendirdim. Artık göğsümda daha çok hissediyordum elini. Ama bundan fazlasını istiyordum artık. Tolganın sikini okşamaya başladım pantolonunun üzerinden. O kadar heyecanlanmıştı ki dudağımı ısırdı. Canım yanmıştı biraz ama birini bu kadar etkilemek çok hoşuma gitmişti. Tolga cesaretini arttırıp t-shirtümü sıyırmaya çalışırken elini tuttum. Yüzü düştü. Oysa amacım farklıydı. Doğruşup kazağımı çıkarttım. T-shirt ile kalmıştım. Beklemesini soyleyip tuvalete gittim. Sütyenimi çıkarttım. Artık "sadece" t-shirt ile kalmıştım. Tuvalaetin kapısını açtığımda Tolga karşımdaydı. "Gel"dedi. Elimi tutup beni sadece bir yatağın ve bir dolabın olduğu odaya götürdü. "Burası benim kaldığımda yattığım oda" dedi. Yatağa attım kendimi gülerek. Tolga'da peşimden geldi. Elini göğsüme attığında hissettiği yumuşaklık aklını aldı adeta. Gülümseyerek her yanımı öpmeye başladı. Artık cesareti artmıştı. Elimi t-shirtümden sokup avuçladı göğsümü. Uçları şişmişti göğüslerimin. Çok ıslanmıştım. Artık daha fazlasını istiyordum. Tolga'yı yatırdım. KAsıklarının üzerine oturdum. Siki çok sertti. T-shirtümü çıkarttım. Eğilip göğsümü ağzına verdim. İştahla emmeye, yalamaya başladı. Elleri kalçalarımdaydı. Amım artık ateş içindeydi. Çok heyecanlıydım. İçim titriyordu. Doğruldum. Hafif gerileyip elimi kemerine attım. Tolga'nın gözleri büyüdü. "Ne var" diye gülümsedim. "Yok bir şey" dedi o da gülümseyerek. Kemerini ve düğmelerini çözdüm. Elimi açılan yoldan içeri sokup hayatımda ilk kez bir siki kavradım. O kadar sertti ki. Yavaşça okşamaya başladım. "Hoşuna gidiyormu?" diye sorduğumda Tolga kendinen geçmişti. Çok geçmeden doğrulurak ve elimi tutarak haykırmaya başladı. Ben o an ne olduğunu kavrayamadım ama bir kaç sn içinde elimde hissettiğim ıslaklık durumu açıkladı. "Çok özür dilerim" diyerek tuvalate gitti. Bende peşinden gittim. İçeri girdiğimde duş kabinine girmiş sikini yıkıyordu. İlk kez o an gördüm canlı bir sik. Küçülmeye yüz tutmuştu. Tolga beni fark etmediği için rahat rahat yıkıyordu. Ben suyu açıp elimi temizlerken fark etti orada olduğumu. Sikinin iyice küçülmesinden çekinerek eliyle kapattı önünü. "İyi misin?" dedim. "Biraz heyecanlandım sanırım" dedi. Elini tutup sikini açtım. "Hadi gel" diyerek sikine dokundum. Kendimi bir kaltak gibi hissediyordum ve rahatlığım beni korkutuyordu. Odaya geldiğinde benim üzerim onunsa altı çıplaktı. Yanıma oturdu.Yatmasını soyledim. Elimi küçücük kalmış sikine atıp oynamaya başladım. Eğilp dudağını öptüm. Sonra uzun zamandır beklediğim şeyi yapmak için sikine yöneldim. Tolga çok heyecanlanmıştı yine. Eğilip küçük kalmış siki öptüm. sonra dudaklarımın arasına aldım. 5-6cm vardı. Çok yumuşaktı. Marshmallow yemek gibi bir histi. O filmlerde ki dev, bamarlı yaraklara hiç benzemiyordu ama her geçen sn biraz daha büyüyordu. Tolga'nın inleyişide beni tahrik ediyordu. İçimde ki Fransız kadın beni yönlendiriyordu. Tolga'nın siki çok geçmeden yine sertleşti. Artık damarlarını hissediyordum. Sikini dibinden elimle kavrayıp usulca başını dudaklarıla sıkıştırıyor, sonra dilimle daireler çizerek yalıyordum. Sonra ağzımın içine alabildiğim kadar alıp dudaklarımı sikmesini sağlıyordum. Sonra elimle sağa sola yatırıp dibine kadar yalıyordum. Yine ağzımı sikerken durdum. Çıkartıp ağzımdan "boşalacağın zaman haber ver" dedim. "Tamam lütfen durma, devam et" dedi soluyarak. Yine ağzıma alıp yukarı aşağı kaydırdım dudaklarımı sikinin üzerinde. Bir yandan dilimle başını yalıyordum. Ben artık ıslanmanın ötesinde o Fransız kadın gibi olmanın heyecanını yaşıyordum. İzlediğim filmler gözümün önündeydi ve ben artık o Fransız kadındım. Dudaklarımın arasında sertleşmiş, azda olsa damarlı bir sik vardı. Benimdi o an. Emiyordum, yalıyordum. Elimle sıvazlıyordum. Başım dönüyordu sanki. Çok mutluydum. Ta ki, birden Tolga'nın elini başımda hissettim. Bastırmaya başladı. Bir den genzime yapışkan sıvılar dolmaya başladı. O kadar hızlı fışkırmıştı ki bir kısmını yuttum istemeden. Tolga'nın haykırışlarını duyuyordum ama hem başım dönüyordu, hem midem bulanıyordu hem de hayal kırıklığına uğramıştım. Doğrulup Tolga'ya baktım ve koşarak tuvalete gittim. Ağzımdakileri öğürerek tükürdüm. Suyla çalkalayıp temizlendim. Tuvalette ki sütyenimi takıp hızla odaya döndüm. Tolga biraz pişman ama daha çok mutlu görünüyordu. Hiç birşey söylemeden t-shirtümü giyip salona yöneldim. Orada da kazağımı üzerime geçirip hızla çıktım evden. Bu sefer yakalanmak umurumda değildi. Çıkıp ilk gördüğüm taksiye atlayıp eve dogru yöneldim. Bir kaç dk içinde kendime gelmiştim ve aslında yaşadıklarıma kızmamın anlamsızlığını düşündüm. Benim gibi Tolga'nında o tür filmler izlediğini ve bunu hayal ettiğini düşündüm. Aslında ikimiz içinde durum aynıydı. Refleks ile fırlamıştım evden. Yüzümde ki gülümsemeye Fransız kadının göz kırpması sebep olmuştu...
teşli BAYANLAR Ben kaan 0.5.3.8.5.8.1.5.6.2.9.İSTANBULda Real Sex İstiyorsanız Gizlilige Önem Veren,Gizli aşk ilgi sevgi sexs zevk kaçamak mutluluk arkadaş dost arayan bayanlar sadece bayanlar arasın evli dul bekar fark etmez fantazı arkadasınız sırdasınız sms watsap carYanıtlaSil
YanıtlaSilMEHMET BEN 05374667155 NUMARAM SLM GİZLİLİGE ONEM VEREN BAYANLAR OYLEKI INSAN BAZEN BIR DOST YADA BIR PATNERE IHTIYAC DUYAR HOS BIR SES BIR TEBESUM ARAR VEYA DELICE SEVISMEK ISTER SICAK BIR DOKUNUSA IHTIYAC DUYAR ISTE YADA BIR GULUS KENDINE GETIRIR INSANI ASLA PISMAN OLMAYACAGINIZ CEKINMEDEN ARAYABILECEGINIZ BIRIYIM....WATSAPP SMS DENGESIZLER VE GAYLAR ARAMASIN LUTFEN
SilSivas 0534 489 55 20
YanıtlaSil